14 Aralık 2007 Cuma

YENİ YÖK BAŞKANI, “İSTİKRAR” VE “DEMOKRASİ”
ALİ BULUNMAZ

Yeni YÖK Başkanı, ülkemize hayırlı uğurlu olsun. İkinci cumhuriyetçi güruh, etnik demokrat kesim, “ılımlı” laik ve türbancı solcuların keyfine diyecek yok.

Ne de olsa “demokrasi” ve “istikrar” adına, YÖK ve iktidar arasında artık sürtüşme yaşanmayacak. Aynı Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlığın sütliman oluşu gibi.

Yeni YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan’a yönelik iddialara karşılık dinci, ikinci cumhuriyetçi ve etnik demokrat kalemler hemen harekete geçti. Piposundan, askılı elbise giyen kız öğrencisine “sen halka açılmışsın” deyişinden yola çıkarak şakacılığına; eşinin başının açıklığından, Erdoğan Teziç’e göre “biraz tavizkar” oluşuna ve “özgürlükçü” / yasaklara karşı tavrına kadar, pek çok konudan söz açtı. Bir bakıma, endişelenenler için “hafifletici nedenler” ortaya koymaya çabaladılar.

Milliyet’ten Bahar Atakan’ın haberine göre Özcan, 1995’te Malezya Uluslararası İslam Üniversitesi’nde “konuk öğretim üyesiyken”, İslami Araştırmalar Dergisi’nde yazdığı bir makalede şunları vurguluyor:

“Her Müslüman, İslam’ın kurallarına göre yaşasaydı, ortada oldukça az problem olurdu (…) Müslüman ülkelerin tarihi, İslami kuralların yakından izlendiği zamanlarda, Müslümanların hayatın birçok alanında dünyayı yönettiği gerçeğine şahitlik eder.”

Alıntılar yapılan makalenin başlığı ise, “İslam, Ekonomik Gelişmeye Engel Midir?” Aynı makalenin bir başka yerinde ise Batı, “sapkın ve pek çok günahın kaynağı” olarak niteleniyor. Makalenin yazılış tarihi 1995. Yani bugünün iktidar sahiplerinin henüz “değişmediği” yıllar.

Aradan uzun yıllar geçti. Yusuf Ziya Özcan şimdi YÖK Başkanı. Kıvılcım Özcan, eşini “aydın, insanlarla iyi iletim kuran, yapıcı, Türkiye’yi (sapkın dediği-A.B) Batı’da ve Avrupa’da çok defa temsil etmiş biri” diye tanımlıyor.

Yusuf Ziya Özcan elbette, eşinin yukarıda saydığı ve saymadığı pek çok özelliğinden dolayı bu göreve getirildi. Zaten Özcan’ın “türban serbest bırakılınca kadınlar ilk aşamada eşitlik konusunda kan kaybedebilir” ile “erkekler açık olana ilgi duyup farklı davranabilir” sözleri ve “türban yasağı kalkacak” açıklaması, neden YÖK Başkanlığı’na getirildiğini ortaya koymuyor mu?

İkinci cumhuriyetçi güruh, etnik demokratlar ve türbancı solcular mutlu. Çünkü bir kurum daha yandaş demokrasisinin yılmaz savunucusu AKP’nin eline geçmiş oldu.

Peki, bundan sonra üniversitelerde bilim mi yoksa türban mı daha ön saflarda yer alacak? Çok yakın zamanda bunu yaşayıp göreceğiz…

Hiç yorum yok: