19 Aralık 2007 Çarşamba

KANDIRMACA…
ALİ BULUNMAZ

Medyada bir patırtı, bir gürültü. Manşetler birbirinden güzel. Türkiye, Kuzey Irak’ta PKK kamplarını tarumar ediyor(muş).

Aklımızın uçup gittiği günler mi yaşıyoruz? Kuzey Irak’ta egemen güç ABD değil mi? Türkiye 5 Kasım’da, “sınırlı sınır ötesi harekât” için Washington’da izin turlarına çıkmadı mı?

ABD, Ortadoğu’da toplumsal yapıdan haritalara kadar her şeyi değiştirmeye çabalıyor. Petrol başta olmak üzere, tüm yeraltı ve yer üstü kaynaklarını kendisine bağlamaya çalışıyor.

ABD medyası Kuzey Irak’ı nasıl tanımlıyor?: “Irak’taki tek istikrarlı, rüya gibi bir bölge.” Peki, ABD Türkiye’nin PKK’ye yönelik bir harekât kapsamında bölgeye girmesine ne kadar izin verir? İşte şimdi olduğu kadar. “Haberlere” göre ABD, “hava sahasını açmış” ve “istihbaratı paylaşmış.”

ABD, istihbaratı sadece Türkiye ile mi paylaşıyor? Daha doğru deyişle, “istikrarlı bölge”de PKK’yi ama özellikle PJAK’ı kollamıyor mu?

ABD’li yetkililerin, “Türkiye’nin kendi kararı” dediği harekât öncesi, “stratejik ortağımız” tarafından bölgedeki PKK ve PJAK üyelerine istihbarat verilmedi mi?

ABD, Kuzey Irak yönetimini ve Türkiye’yi elinde tutmayı düşünüyor. Çünkü İran’a yönelik bir saldırı ısıtılıyor. Kuzey Irak ve Türkiye, üs olarak kullanılmak isteniyor; ABD ikili oynamaya devam ediyor.

İktidar da bu harekâtı, iç politikaya malzeme yapmayı düşünüyor. Beri yandan da AKP, kendisine Güneydoğu’dan eleştiri gelme olasılığına karşı “asker yetki istedi, biz de verdik” der mi? Neden olmasın!

Daha düne kadar askere demediğini bırakmayan yazılı ve görsel medya, şimdi askere toz kondurmuyor.

Oyun sürüyor…

Hiç yorum yok: