14 Ağustos 2008 Perşembe

TEMİZ TOPLUM, TEMİZ SİYASET...
ALİ BULUNMAZ

AKP, iktidara gelirken ne diyordu:

“Yoksulluk ve yolsuzluk bitecek...”

Şimdi olup bitene baktığımızda, bunun tam tersi bir manzara var. Esnaf, memur, işçi, öğrenci, üretici, işsiz; hepsi daha yoksul...

Enflasyon tırmanıyor. Büyüme diye yutturulan sıcak para köpüğü ayyuka çıkmış durumda. Ülke dört bir yandan yoksullaşıyor.

Otomatiğe bağlanmış zamlar sıra geliyor: Gıda, giyecek, doğalgaz...

***
Bu arada AKP yandaşları zenginleştikçe zenginleşiyor; palazlanıp gününü gün ediyor. Yolsuzluk ve rüşvet de tavan yapıyor...

Yolsuzluk ve rüşvet “yükselen değer” haline geldikçe, yoksulluk da ortalığı kasıp kavuruyor. Yozlaşma hüküm sürüyor doğal olarak...

***
AKP Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, 2006'da Silivri'deki bir arsanın imar değişikliğine karşılık 1 milyon dolar alıyor...

Nerede kaldı “yolsuzluk ve yoksulluk bitecek” söylemi?

Nerede kaldı temiz toplum, temiz siyaset arayışı?

Bir “temiz eller” harekâtı başlatılcaksa ilk durak siyaset olmalı.

AKP'nin ve AKP'cilerin elleri temiz mi?

AKP'li vekiller ve kimi bakanların sırtında taşıdığı, bununla birlikte birbiri ardına gün ışığıyla buluşan yolsuzluk ve rüşvet dosyaları, neyin ve kimin ne kadar temiz olduğunun da göstergesi...

***
Yolsuzluk, rüşvet ve yoksulluk...

Tüm bunlar AKP iktidarından önce mi fazlaydı, yoksa AKP'den sonra mı enikonu çoğaldı?

Temiz siyaset ve temiz toplum isteniyorsa, bu sorunun yanıtı verilerek işe başlanabilir...

Hiç yorum yok: