20 Mart 2009 Cuma

DÖRT İŞLEM...
ALİ BULUNMAZ

Dört işlem hayatın her döneminde insanın karşısına çıkar.

Kimileri “dört işlem bilmeyen adam olamaz” der.

Doğrudur...

Doğrudur da, siyasette dört işlem epey bir farklıdır.

***

Siyasette, özellikle bugün, kullanılan dört işlem akıllara seza.

Bölme bunların başındadır. Bu, biz-onlar ayrımıdır. Cemaat-tarikat kardeşi olanlar ile buna direnenler hemen birbirinden ayrıştırılır.

Yandaş demokrasisi, cemaat-tarikat kardeşliğine çalışır...

***

Çarpma da bölme gibi iş tutar. Kazanan ve kazancını katlayan hep yandaşlardır. Baş kızsa da, yandaşlık hep bire on verir, çarpar; büyür, palazlanır.

Katlanır, buna katlanamayanları dışarıda bırakır.

İşte bu dışarda bırakma, bizi çıkarma işlemine götürür.

Yandaşlar ve tarikat-cemaat kardeşleri, kendinden olmayanları dışlar; güncel deyimle izole eder, yalnız bırakır...

***

Toplama ise günümüzün en çok faydalanılan işlemidir.

Muhalefet eden her kim varsa, yan yana gelip gelemeyeceği akıl mantık süzgecinden bile geçirilmeden arka arkaya dizilir.

Kapatılır, soruşturulur, suçlanır, yaftalanır ve etkisizleştirilir.

Eleştirenler, aydınlanmaya inanlar, muhalifler ve kendini iktidar yandaşı olarak görmeyenlerle sap ve saman karıştırılır; elmalar ile armutlar aynı çuvala doldurulur, şöyle bir silkelenir.

En sonunda istenen, özlenen ve ulaşılmaya çalışılan Türkiye ortaya çıkar: Dikensiz, engelsiz, eleştiri ve muhalefetsiz bir ülke...

***

Siyasette dört işlem, hele bir de kendini mutlak ve sınırsız güç biçiminde gören bir iktidar tarafından kullanılıyorsa keyiflere diyecek yoktur.

Her şey istenildiği gibi gitmektedir.

Yol açıktır.

Bölünür, çarpılır, çıkarılır ve toplanır...

Sağlama, toplumu ve kurumları istediği gibi şekillendiren bir zihniyetin elinde oyuncak olan ülkeden başka bir şey ortaya koymaz...

2 yorum:

Unknown dedi ki...

Valla harika bir yazı olmuş söylenecek başka bir şey bulamıyorum. Aslında çok sade ve net ama bir o kadar. Eline sağlık abim.

Suzan dedi ki...

Alicim süper yazmışsın eline koluna sağlık.İznin olmadan yazını mail listemde arkadaşlarıma gönderdim okusunlar çok harika bir yazı...